Gündem

TBMM GENEL KURULU SEÇİM ÖNCESİ SON TOPLANTILARINA BAŞLADI.

TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Haydar Akar başkanlığında toplandı.

Meclis Başkanvekili Akar, birleşimin başında üç milletvekiline gündem dışı söz verdi.

AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Halil Özşavlı, Fransa'nın bir terör örgütü cenneti olduğunu belirterek, Paris'te 5 Türk diplomatın ASALA tarafından şehit edildiğini, 24 Eylül 1981'de Paris Başkonsolosluğu'nun ASALA tarafından basıldığını hatırlattı.

PKK/YPG'lilerin, Fransa Senatosunda ağırlanmasına tepki gösteren Özşavlı, "Fransa'nın YPG terör örgütü liderlerini ağırlaması, onur madalyası takması bizim için şaşırtıcı değildir. Fakat bir NATO üyesi ülkenin, Türkiye'nin müttefiki olduğu iddiası olan bir ülkenin bunu yapması, son derece hazindir. Avrupa'nın çifte standardını göstermesi bakımından son derece önemlidir." diye konuştu.

Demokrat Parti Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı bir programda elindeki seccadeyle "15 Mayıs'ta inşallah şükür namazını bu seccadede kılacağız" dediğini vurgulayarak, "Biz de o şükür namazını 14 Mayıs'ta kılmayı hayal ediyoruz." dedi.

Seçimler yaklaşırken kullanılan dile dikkat edilmesi gerektiğini kaydeden Enginyurt, "Bu sert dil, 85 milyonun Cumhurbaşkanına yakışmıyor." ifadesini kullandı.

Bunun üzerine, AK Parti Grup Başkanvekili Yılmaz Tunç, yerinden söz alarak, "Cumhurbaşkanımızın dili milletimizin dili. Cumhurbaşkanımız bu sözleri kime kullanmış ona bakınız, millet düşmanlarına karşı kullanmış. Şunu anlayabilseniz; 'Biz, her dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hep saldırıyoruz ama millet her seçimde iktidara getiriyor'. Neden getiriyor acaba, bunu bir düşünebilseniz. Bunu düşünemediğiniz için 14 Mayıs'ta da milletimizin cevabını alacaksınız." karşılığını verdi.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ise "Bu milletin dili küfreden, hakaret eden, aşağılayan bir dil değildir. Recep Tayyip Erdoğan'ın kirli dilini milletimize mal etmeye çalışmak, millete hakarettir." değerlendirmesinde bulundu.

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, 27. dönemde görev yapan milletvekillerine yeni dönem için başarılar diledi.

Erol, Meclis Başkanvekili Akar'a dönerek, "Bildiğim kadarıyla siz de milletvekilliğine müracaat etmediniz. Bundan sonraki hayatınızda başarılar diliyorum. Sizi de inşallah önümüzdeki süreçte bakan olarak görürüz." sözlerini sarf etti.

Bunun üzerine, Meclis Başkanvekili Akar, "Güzel dilekleriniz için teşekkür ediyorum." dedi.

TBMM Genel Kurulunda, gündem dışı konuşmaların ardından grup başkanvekilleri yerinden söz aldı.

İYİ Parti Grubu adına konuşan Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, hükümetin bilinçli politik tercihlerle ve ısrarlı yanlışlarla Türkiye ekonomisini tahrip etmeye devam ettiğini ileri sürerek, "2022 yılında Türkiye 48 milyar dolar tutarında rekor bir cari açık vermişti. Merkez Bankasının 2023 yılına dair açıkladığı ödemeler dengesi istatistikleri sadece yılın ilk ayında tam 9,8 milyar dolarlık bir cari açık olduğunu ortaya koymuştur. Bu durumda Sayın Erdoğan'ın meydanlarda konuştuğu ve milletimize vadettiği istihdam, üretim ve cari fazla modelinin iflası resmi olarak ilan edilmiştir." diye konuştu.

İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı binasına yapılan silahlı saldırıya değinen Öztürk, "Toplumsal bir tepkiye sebep olan bu menfur saldırı sonrasında yetkili makamlarca failin yakalandığı açıklanmış ama olayın hırsız kovalamacası sebebiyle meydana geldiği kamuoyuna yansımıştı. Cumhuriyet savcılığınca başlatılan soruşturmanın ardından saldırgan mahkemeye çıkarılmadan serbest bırakılmıştı. Seçime günler kala partimizin il binası kurşunlanmış ve gerek hukuku gerekse toplumsal vicdanı yaralayan ciddi bir adaletsizlik meydana gelmiştir. Öyle ki ucube sistem eliyle adım adım kuşatılan yargı sisteminin adalet terazisinden nasıl uzaklaştırıldığı bu menfur saldırıyla bir kez daha gözler önüne serilmiştir." ifadesini kullandı.

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş ise TÜİK'e göre yıllık enflasyonun yüzde 50, ENAG'a göre ise yüzde 112 olduğunu belirterek, "TÜİK ile ENAG arasındaki fark yüzde 100'ü aşmış durumda." değerlendirmesinde bulundu.

2021 yılı ramazan ayında 30'lu yumurtanın fiyatının 16 lira iken bugün 80 lira; 1 kilogram kıymanın fiyatının 80 lirayken bugün 245 lira olduğunu kaydeden Beştaş, "Halkın sofrasındaki yangın harlanarak büyüyor ve o yangını bizler birleşerek, mücadele ederek 14 Mayıs'ta söndürmeye başlayacağız. 15 Mayıs sabahı ilk iş, Türkiye'nin kamu kurumlarını AKP-MHP vesayetinden kurtarmak olacaktır." görüşünü paylaştı.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel de İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı binasına yapılan silahlı saldırıdan duyduğu üzüntüyü, ardından yürütülen süreç ve sonuçlarından duyduğu endişeyi dile getirdi.

Yıllık enflasyonun yüzde 50 değil, yüzde 100'ün üzerinde olduğunu iddia eden Özel, "Bütün iktidar partisi milletvekillerine sataşıyorum, gidin ve milletinize şu hesabı verin: 'Biz enflasyonu yüzde 50 ölçüyoruz' deyin. Ama millet enflasyonu yüzde 120 hissediyor. Çözmeye geliyoruz." sözlerini sarf etti.

Özel, "Doğruyu söylemeyenler, açlığı görmeyenler, yoksulluğa susanlar, 14 Mayıs'ta artık biraz kenara çekilecekler, milleti düşünenler iktidara gelecek, yüzü güldürecek." dedi.

AK Parti Grup Başkanvekili Yılmaz Tunç ise altıncı yasama yılının, ilk kez 27. Dönem'de gerçekleştiğini belirterek, bunun, istikrarın bir göstergesi olduğunu vurguladı.

Son 21 yılda milletin refahı, ülkenin kalkınması yolunda çok önemli adımların atıldığına dikkati çeken Tunç, bunların küçümsenmemesi gerektiğini ifade etti.

Küresel enflasyona karşı milleti ezdirmemek için alım gücünün artırılması yönündeki çabaları milletin takip ettiğini belirten Tunç, son 21 yılda Türkiye'nin milli gelirinin 238 milyar dolardan 1 trilyon dolara, ihracatın 36 milyar dolardan 250 milyar dolara, istihdamın da 21 milyon kişiden 31 milyona çıktığını anlattı.

AK Parti'li Tunç, "İnşallah 14 Mayıs sonrasında da 'Türkiye Yüzyılı' vizyonu çerçevesinde milletimiz doğruya doğru diyecek, doğru adımlarla yola devam edecek." diye konuştu.

Genel Kurulda, Gündem dışı konuşmaların ardından siyasi parti gruplarının önerileri ayrı ayrı ele alındı.

İYİ Parti'nin "Karadeniz bölgesi ve Trabzon'da deprem riskinin araştırılması", HDP'nin "Kur Korumalı Mevduat Sistemi" ile CHP'nin "TAKBİS verilerinin para karşılığı satıldığı iddiası"na ilişkin önergeleri ele alındı.

Partisinin grup önerisi üzerinde söz alan İYİ Parti Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs, Türkiye'yi sarsan depremlerin ardından olası bir Marmara depremi nedeniyle gözlerin İstanbul'a çevrildiğini; uzmanların, deniz tabanından geçen Karadeniz fayının da deprem riski taşıdığına dikkat çektiklerini aktardı.

Kuzey Anadolu Fayı'na ve sahile paralel, kıyıdan 10 kilometre açıktan geçen Karadeniz fayının 1968'de 6,6 büyüklüğünde bir deprem üreterek Bartın'da can kaybına yol açtığını anımsatan Örs, "Karadeniz deprem bölgesi değildir" algısının bugüne kadar sağlıksız bir yapılaşmaya neden olduğunu; bunun düzeltilmesi, ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi.

HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, Karadeniz'in yapı stokunun hızlıca gözden geçirilmesi, yer etütlerinin yapılması ve doğasını yok eden projelerin de iptal edilmesi gerektiğini dile getirdi.

CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, Karadeniz'in bir deprem kaynağı olduğunu belirtti.

AK Parti Trabzon Milletvekili Salih Cora, "Türkiye'de ortalama en fazla yağış alan bölgelerden bir tanesi Trabzon'dur. Depremden önce çok büyük bir su taşkını ve sel riski söz konusudur. Önergede geçen hususları Deprem Araştırma Komisyonundaki Başkanımıza iletip onunla ilgili de araştırmaların yapılmasını söyleyeceğiz." ifadesini kullandı.

Partisinin önerisi üzerine söz alan HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, "kur korumalı mevduatın yeniden tartışılarak çözüm bulunması gerektiğini" söyledi.

İYİ Parti Mersin Milletvekili Zeki Hakan Sıdalı, yeniden dövize talep arttığını, süreci yönetmek için şu andaki enstrümanların yetersiz kaldığını öne sürdü.

CHP grup önerisine dair söz alan Uşak Milletvekili Okan Yalım, özellikle 20 yılı aşkın tapuda herhangi bir işlem yapılmadıysa en kısa sürede tapu dairesine gidip veya e-devlete girip tapuların kontrol edilmesi gerektiğini söyledi.

Türkiye genelindeki mülkiyet verilerinin tamamının, tüm arşiv bilgilerinin 2002'den bu yana elektronik ortamda bir sistemde yürütüldüğünü dile getiren Yalım, "bu bilgilerin satıldığı" ile ilgili bazı iddiaların gündemde olduğunu aktardı.

Grup önerilerinin ardından Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi görüşmelerine geçildi. (Birlik Haber Ajansı-BHA)